28 Şubat 2017 Salı

28 Şubat 2017 gazetelerine bakış

"Yeni Sistem İstikrarın Güvencesi" manşeti ile çıkan Sabah, yeni sistemin, daha doğrusu "cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi"nin güzellemesini yapmış. Bolca -ecek, -acak ile anlatılıyor. Sanki bir garantisi varmış gibi! Altında gazetenin yazarları Rusya'da FETÖ'yü anlatmış, onun duyurusu var. Yıldırım - Barzani görüşmesi en altta küçük bir şekilde aktarılıyor. Sağ kısım "renkli" haberlere ayrılmış. Dipteki siyah zemin üzerinde konumlanan başlıkların tamamı FETÖ haberlerini duyuruyor. Başka gelişmelere de yer verilseymiş keşke. Tabi başka haber demişken logonun üstündeki Aydın Aydın haberini es geçmemek gerek. Referandumda evet ile alakalı bir Kürtçe şarkı yapmış. Gazetenin yakın dönemde diğer Kürtçe materyallere karşı alerjisini düşününce bu da yine "işimize gelen" haberciliği olmuş. Son olarak gazete 28 Şubat'ı sadece A Haber'deki bir belgeselin duyurusu ile ilk sayfada "anmış."


Karar manşetinde ABD ve Rusya eleştirisi yapmış. "ABD Sahada Rusya Masada Yan Çiziyor" başlığını taşıyan haberde iki ülkenin de PYD'ye yönelik tutumları eleştiriliyor. Özellikle Trump'ın diğer "yandaş" gazetelerde övülüp durduğu şu devirde Karar için ilginç bir çıkış olmuş. Oscar törenindeki yanlış anons olayını gazete orta kısımda genişçe işlemiş. Emma Stone'un fotoğrafı da "şaşırtıcı" derecede büyük. Yani en azından Karar için. Haberde ayrıca Müslüman kazananlara da özel vurgu var. Sağda 28 Şubat unutulmamış. Mağdurlar hala mağdurmuş. Bitmeyen mağduriyet. Ki bazıları bugünün muktedirleri olmalarına rağmen. Barzani ile Başbakan'ın görüşmesi sağ en altta yer bulabilmiş. Gazetenin alışılmış mavi zeminli bandında ise yine ilgi uyandırıcı haberler mevcut.


Hürriyet, askeri bir gelişmeyi manşetleştirmiş. "Akil Tepesi'ne Türk Üssü" diyor başlık. El Bab'da bulunan tepeye geçici üs kurulmuş. Manşet haberinin üstünde bir Oscar haberi veren gazete bir de manşet haberinin altında ödül töreni ile ilgili bir haber paylaşmış. Kopukluk güzel durmamış açıkçası. Şu notu da belirletim; üstteki Oscar haberinde orantısız fotoğraflar gözden kaçmasın. Orta altta ise Gürcistan'a AB'nin vize serbestliği sağlaması kıskanılmış. Solda alt kısımda Numan Kurtulmuş'un Hürriyet'in "Karargah Rahatsız" haberine yaptığı ılımlı yorum dikkat çekiyor. Onun üstünde de Aziz Kocaoğlu'nun beraat haberi işlenmiş.




Barzani'nin ziyareti sırasında Kürdistan yönetiminin bayrağının göndere çekilmesi tartışmaları sürüyor. Sözcü de meseleyi referandum üzerinden görmüş. "Kürdistan EVET diyor, ne diyorsunuz" başlıklı haberde bunun Kürtlere yönelik bir referandum stratejisi olduğu iddia ediliyor. Ayrımcı bir tarzla kaleme alındığı net. Alt kısımda muhalefetin görüşleri ile konu destekleniyor. Yine onun altında da Umman'ın Güney Kıbrıs'a gemi hediyesi de benzer tarzda görülmüş. Sağ en alttaki küçük haberlerde Aziz Kocaoğlu'nun beraatı unutulmamış. Unutulmamış ama gazetenin kumpas olarak gördüğü bu dava ile ilgili önemli olan bir neticeyi hakkını vererek ele alması daha doğru olurdu sanki?



evrensel yine işçi merkezli bir meseleyi manşetleştirmiş. "Muhalefet yasak ölüm serbest!" başlıklı haberde OHAL dönemi ile işçilerin daha da zorlu şartlarla baş etmek zorunda kaldıkları duyuruluyor. Sürmanşette 28 Şubat'ın günümüzde nasıl göründüğü anlatılıyor. Şu an yaşananların o dönemdeki uygulamaları kat kat aştığı bildiriliyor. Haberin boyutunu inceleyince bugün ele alınan gazeteler içinde en büyük payın evrensel tarafından ayrıldığını söyleyebiliriz. Müdahalenin ekmeğini yemekten vazgeçmeyen gazetelerin gündemi daha başka şeyler demek ki! En altta Koruköy'le ilgili bir haber konumlanmış. İntihar eden akademisyen Traş'la ilgili gelişme de yine ilk sayfadan verilmiş.




İki manşet



Akşam: FETÖ'NÜN 28 ŞUBAT TALİMATLARI

*Malum 28 Şubat'ın 20. yılı dolayısıyla bugünkü bonus 2 manşet askeri müdahale ile ilgili olsun istedim. Akşam'a bakarsak bunun ihalesi de FETÖ'ye kalmış. Darbenin anması, yaşanan mağduriyetlerin aktarılması, bir daha böyle şeylerin olmaması için yapılacaklar vs. gibi şeyler yok. Zaten farkındayım böyle bir gazete için çok şey istiyorum. "Her fırsatta korku politikası yayalım da mağdur önemli değil" derdinde sanırım gazete. Ha bi' de bu talimatlar ilk kez ortaya çıkmış!


Milli Gazete: 28 ŞUBAT 2017

*Postmodern Darbe'nin direkt tarafı olan Milli Görüş'ün gazetesine bugün bakmak anlamlı olur. Nitekim havuz ve yandaş medya olayı ya küçük ya da bağlamından kopuk FETÖ meselesiyle işlemiş. Milli Gazete ise o dönem verilen mahkeme kararlarından bugün hala mağdur olanları ele almış. İyi bir bakış açısı. Güzel bir dikkat çekme.

Fotoğraflar: http://www.gazetemanset.com/

27 Şubat 2017 Pazartesi

27 Şubat 2017 gazetelerine bakış

Yeni Şafak bugün manşetinde bir FETÖ haberi işlemiş. "Türkiye Adres Verdi" başlığını taşıyan haberde Gülen'in Kanada'ya geçme ihtimalinin olduğu ve Türkiye'nin, ABD yetkililerine Kanada'da olacağı iddia edilen yeni ikamet yerinin adresini verdiği anlatılıyor. Binali Yıldırım'ın Kahramankazan mitingi onun altında küçük bir alanda. Başbakan'ın söylemleri manşetlik olamamış demek ki! En altta da Arabistan, Irak, İran konulu 2 haber var. Sol en altta Erbakan'ın anılması yer bulmuş, üstünde de Çavuşoğlu'nun Yunanistan'a tepkisi görünüyor. Sağda en büyük alan Erdoğan-Barzani görüşmesine bırakılmış. Onun altında "sistem güzellemesi" dikkat çekiyor. Yine bir -ecek, -acak haberi. Lacivert kutu içindeki haberde de THY'nin zararında fatura Pegasus'a kesilmiş. Son olarak gazete sürmanşetini kendi oluşturduğu 15 Temmuz Dijital Kütüphanesi'nin reklamına ayırmış.

Akşam da manşetine bir FETÖ haberi aldı. Farklı bir konuyu işleyen çalışma "AB İstihbaratından Rezil Rapor" başlığını taşıyor. ABD'nin bu mesele üzerinde şu günlerde kıymetli olduğu ve pamuklara sarıldığı ortamda oklar AB'ye çevrildi doğal olarak. Altta sarı kutucuk içinde Rubin haberi ile ilinti kuruluyor. Haliyle Binali Yıldırım haberi daha küçük. En alt kısımda yer alan haberin başlığında Başbakan'ın sözleri kullanılmış. Çavuşoğlu'nun çıkışı Akşam'da sağ en altta tek bir başlıkla aktarılıyor. Solda Erdoğan'ın doğum gününü konu edinen bir haber var. Üst fotoğrafta Barzani ile olan fotoğrafı, kısa bir bilgi ile yer edinmiş. İki haberin ortak noktası sanırım Mabeyn Köşkü. Logo üstünde yeni sistemle ilgili "bilgilendirme" köşesi de yine gazetenin ihmal etmediği unsur.


İlginçtir Milliyet'in manşeti de bizi FETÖ temelli bir haberle buluşturuyor. "'FETÖ Ağı'na Maarif Evi" başlığının atıldığı haberde yurt dışına dil öğrenme ve eğitim için gidecek olanlara Maarif Vakfı'nın sahip çıkacağı müjdeleniyor. Yeni Şafak'ın manşet konusu Milliyet'te orta kısımda kırmızı kutucuk içinde ele alınmış. En alttaki haberler ekonomi merkezli. Solda Erdoğan, Yıldırım ve Kılıçdaroğlu alt alta sıralanmış. CHP Genel Başkanı'nın yer bulabilmiş olması büyük şans!






BirGün, bugünkü sayısında azınlık temsilcilerinin referandum değerlendirmelerini taşımış. Onların da temsil haklarını unutmayalım. Başlık için kullanılan "AKP'ye oy verdim, şimdi adımı söyleyemiyorum" ifadesi Rumca Apoyevmatini gazetesinin Yayın Yönetmeni Mihail Vasiliadis'e ait. Cuma gecesi intihar eden akademisyen M. Fatih Traş'ın mektubu gözardı edilmemiş gazete tarafından. En altta Çavuşoğlu'nun Yunanistan beyanları "Yunanistan'la sorun büyüyor" başlığı ile görülmüş. Ayar, cevap, ders, had bildirme vs. kalıplarının ötesinde bir haber. Sağda Tuba Ünsal'ın maruz kaldığı trajikomik olay da okuyucularla paylaşılıyor. Bilinmesi gerek zira.




Cumhuriyet, tutukluluklarının 120. gününe giren emekçilerini öne çıkarmış. Sürecin bir belirsizlik yumağına dönüşmesi işleniyor. Başlık ise; "Kalemleri de tutsak". Onun altında teknolojik cihazların olumsuzluğu üzerine bir haber dikkat çekiyor. Orta kısımda fotoğraf ağırlıklı bir "çevre ve 'hayır'" haberi var. Onun altındaki Akkuyu davası haberi de bağlantılı olacak biçimde konumlanmış. Sağda Kemal Göktaş'ın Baykal ile gerçekleştirdiği söyleşi ilk sırada. Hemen altındaki afiş konulu bir gelişme de sandık sürecinin güler misin ağlar mısın durumuna kanıt.






İki manşet



Star: O MANŞETLER BİZE SÖKMEZ

*Star, bugün Binali Yıldırım'ın mitingini manşetten veren gazeteler arasındaydı. Başlıktaki "o manşetler" Hürriyet'in "Karargah Rahatsız" haberine gönderme yapıyor. Blog'un da temasına uygun olduğu için paylaşmam anlamlı olur diye düşündüm.


Aydınlık: KIDEM TAZMİNATI 'EVET'LE TARİH OLUR

*Aydınlık, dikkat çeken bir konuyu manşetleştirmiş. İşçi temsilcilerinin görüşlerine başvurulmuş. Endişe verici bir ihtimal söz konusu durum.

Fotoğraflar: http://www.gazetemanset.com/

26 Şubat 2017 Pazar

Recep Tayyip Erdoğan: "140 karakterlik aforizmalarla yarım porsiyon aydın olunur."


Cumhurbaşkanı, günümüz dünyası üzerine şikayette bulunmuş;

“Arama motoruyla ulaşılan bilgi kırıntılarıyla 140 karaktere sığdırılmış aforizmalarla gerçek bilgiye ulaşılamaz, alim hiç olunmaz. Bu şekilde sadece malumatfuruş olunabilir. Yarım porsiyon aydın olunabilir, başka bir şey olunamaz.”

24 Şubat 2017 Cuma

24 Şubat 2017 gazetelerine bakış

Güneş, "CHP'nin Sahte Kedicikleri" başlıklı manşeti ile iğrenç bir gazetecilik örneği sergilemiş. Trol hesaplardan şikayet eden gazete bu işin tescilli partisi AKP'yi hesaba katmıyor anlaşılan. Spotta "dekolteli kadın fotoğraflarının kullanılması" ibaresinin sarı renkle belirginleştirilmesi, başlıktaki kedicik kelimesine ok çekilip fotoğraflara işaret edilmesi çok ama çok utandırıcı. "Dikkatlerden kaçmadı" diyerek belirsizliği doğurmaya çalışmışlar ama belli ki kendi dikkatleri hep o taraflarda. Haberin altında Süleyman Soylu'nun Kılıçdaroğlu'na yönelik sözleri "önemli bir çağrı" olarak algılanmış. Logonun üstündeki Bülent Ersoy haberinde "Bülent Firarda!"başlığının kullanılması da sorunlu anlayışın işareti. Sol kısım en üstte El Bab müjdesi var. Onun altındaki kırmızı kutucuk içindeki haberde de masumiyet karinesinin kalbi sökülüp atılmış. Sağ en altta 15 Temmuz ile ilgili bir haber var. Çok küçük ama pek hikayeci. Şüpheli buldum ben.

"Yol Açıldı" başlığı ile manşetini oluşturan Milat, El-Bab'ın merkezinin alınmasını önceliğine taşımış. Haberde ÖSO geniş yer kaplıyor. Logo üzerinde sağ tarafta İstanbul Valisi Şahin'in "nitelikli" 2 bin Suriyeli aileye vatandaşlık müjdesi ele alınıyor. Onun altında Müjdat Gezen SM'nin kundaklanması olayının ihalesinin "alkolik cehapeli"ye kalışını görüyoruz. Alt kısım FETÖ ve terör konulu haberlere ayrılmış. Mısır'ın Filistin konusunda eleştirilmesi de söz konusu haberlerin yanında yer bulabilmiş. Bu açıdan ilginç bir politika olmuş gazete yönünden. Solda en altta Arseven'in yazısı da pek "ilgi çekici".




Habertürk farklı bir konuyu manşet yapmış. Darbe girişiminde vurulan TEM Başkanı Turgut Aslan'ın yaşama dönüşü duygusal bir tarzda paylaşılmış. Onun altında da bağlantılı olarak FETÖ yargılamaları haberi mevcut. Suriyeliler'in vatandaşlık işi Muharrem Sarıkaya'nın haberinde "tamam" olmuş. Ancak yanındaki küçük kutuda Bakan Kaynak'ın meseleyi 16 Nisan sonrasına bıraktıkları yönündeki demeci yer alıyor. Milat'ın manşet konusu Habertürk'te sağ kısımda konumlanmış. Güneş ve Milat'taki fotoğrafın aynısı kullanılmış.





Ortadoğu, "Münbiç'te Kanlı Tezgah" başlığını kullanmış manşetinde. PKK ve Haşdi Şabi'nin, Fırat Kalkanı Operasyonu'nda Türkiye'nin yeni hedefi olarak görülen Münbiç'te "ortaklaşa" fena işler yaptığı anlatılıyor. El Bab haberi logonun yanında küçük bir vaziyette. Manşetin altında Semih Yalçın en dikkat çekeni olmak üzere MHP'nin evet demeçleri sıralanmış. Ceyhan Belediye Başkanı olduğu dönemle ilgili bir davanın neticesinde ceza alan MHP'nin Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Sözlü, liderinin emrinde olduğunu belirtiyor orta alt kısımda. Sağda alt taraftaki haberde "Seçim torbalarını kadın mahkumlar dikti" başlığı malum ki sorunlu. Metinde cezaevinin niteliği belirtildiğine göre başlıkta cinsiyeti yazmak cinsiyetçilik kafasına işaret.



Milli Gazete, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek'in açıklamaları üzerinden AKP'nin eğitim politikalarında geldiği noktayı eleştiren bir haberi manşetine almış. "15 Yıl 6 Bakan... Çıkmaza Giren Sistem" başlığını taşıyan küçük bir derleme de konu ile ilgili olarak paylaşılıyor. Ancak gelin görün ki gazete haber metninde Şimşek'i Başbakan Yardımcısı olarak tanıtırken, spotta Maliye Bakanı olarak görmüş. Kabine içi değişimler bazen yoruyor insanı tabi! Sağda doğal olarak Erbakan'ı anma haberleri mevcut. El Bab gelişmesi gazetenin en altında yer bulabilmiş. Güneş'in PKK'li olarak fişini kestiği konsolosluk görevlisinin haberi burada daha ihtiyatlı ele alınmış.




İki manşet



Sabah: ERDOĞAN'A YASAK PKK'YA SERBEST

*Sabah yine kıskançlık temalı bir haberle manşetini hazırlamış. Ben bu tip haberlerin Erdoğan'a kötülük olduğunu düşünürüm. Terör örgütleri ile neden kıyaslarsınız ki? Bu arada haberde yasak çıkması yönünde kampanyaların başlatıldığı söyleniyor ama başlık o düşünceyi oluşturmuyor. Başlığın üstündeki "Almanya'nın Büyük Ayıbı" ibaresi de sanki Sabah'ın diline göre çok sade kalmış.


BirGün: Aliyev'in açtığı yolda gösterdiği hedefe...

*Andımız'a göndermede bulunan BirGün, eşini yardımcısı olarak atayan Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in, "bizimkilere" de "ilham" olacağı yönünde bir haberi manşetine almış.

Veysel Eroğlu: "'Rejim' denilince gıda rejiminden söz ediyorlar sandım."


Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, tereddütte kalmış;

“Bazıları diyor ki ‘Rejim elden gidiyor.’ Ya ne rejimi gidiyor. ‘Rejim’ denilince ben, ‘Şişmanlar zayıflasın’ diye gıda rejiminden söz ediyorlar sandım. Rejim Cumhuriyet, teminatı da bizleriz.”

23 Şubat 2017 Perşembe

23 Şubat 2017 gazetelerine bakış

Türkiye'nin manşeti "Muhtıra İle Başladı" biçiminde. Yanında da "Başkanlık Sistemi Arayışı" diye bir küçük girizgah var. İlk göründüğünde akıllara 2007 gelse de Binali Yıldırım Ocak 2003'te bir muhtıranın verildiğini iddia ediyor. Tabi ne kadar doğru bilinmez ama AKP'nin sistem konusundaki değişiminin üzerini örtmek için bir taktik olabilir. "Biz aslında hep aynıydık" deme çabası. Gazete sürmanşetinde Enver Ören'in oğlu ile yapılan röportajı duyuruyor. Tabi şu günlerde patronlar da çok çalışıyor! Sağda Erdoğan daha küçük bir alanda. Şaşırdım açıkçası. Altına da yine bir Cumhurbaşkanı haberi koyulmuş kırmızı kutuda. Orta kısımdaki asker kaybı haberi de duygusal, hikayeci bakış açısı ile aktarılıyor.



"FETÖ İçin Milat 17-25 Aralık" başlığını seçmiş Yeni Akit manşetinde. Söz Yıldırım'a ait. Tabi bu, eski günahların üzerini kapatmak için güzel bir argüman. Neticede 16 Aralık'ta bile cemaat-iktidar savaşı yorumu yapanlara "fitneci" diyen bir grup var tarih sayfalarımızda. Logonun hemen yanına küçük bir "hayır" üzerinden CHP-HDP taşlaması var. AKP-MHP olduğunda sorun yok demek ki! Sürmanşette TSK'nin başörtüsü serbestliği duyuruluyor. Açıkçası gazetenin "davasını" göz önünde tutunca bunun manşetlik olması gerekiyordu. Siyaset, ilkelerin önüne geçebiliyor yani, çok da şey yapmayalım. Erdoğan bugün Y. Akit'in de sağında. Onun altında bir 28 Şubat mağduriyeti anlatılıyor bugünün muktedirleri tarafından. Alt tarafta da Müjdat Gezen'i hedef göstermekten yine geri durmamış gazete.


Vatan bugün kafası karışık bir halde. Orta bölümde pek çok haberi önemli görmüşler. İlk dikkat çeken "Zırhlı Oyun" başlığını taşıyan haber. ABD'nin YPG'ye gönderdiği araçlar katakulli ile gitmiş. Onun üstünde solda Başbakan'ın sistem görüşleri yer alıyor. Türkiye'nin manşetine aldığı 2003 muhtırası iddiası Vatan'da söz konusu haberin altında mavi zemin içinde aktarılıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan yine sağda ama fotoğrafı daha büyük. Onun altında Berat Albayrak'ın görüşleri yer bulmuş. Bahsettiği "birileri" kim bilmiyoruz. TSK'nin başörtü kararını solda küçük bir şekilde görmüş gazete. Orta kısımda da FETÖ davaları işleniyor.




Yeni Asya, "Bu Nasıl Birlik Çağrısı?" sorusunu soruyor manşetinden. Erdoğan'ın kutuplaştırıcı söylemleri eleştiri konusu. Hemen sağ üstte yine bir soru soruluyor. AKP acaba MHP'nin mi yoksa VP'nin mi çizgisine geldi? Yoksa o iki parti AKP'ye mi geldi? İşler karışık anlayacağınız. Onun altında Mahçupyan'ın Karar'daki yazısı önemli görülerek ilk sayfaya taşınmış. Ortada küçük da olsa Af Örgütü'nün işkence raporunun ele alınması dikkatlerden kaçmadı. O haberin altında ise TSK'nin kararı küçük bir halde ve "Anlamsız bir yasak daha kalktı" başlığı ile işlenmiş. Şimdi yasak mı yoksa yasağın kalkması mı anlamsız, verilen tepki biraz tuhaf. "Manşetten ya da sürmanşetten verirsek karşıt duruşumuz zedelenir" mi diyor gazete acaba? Risale haberi bile solda daha geniş.



TÜİK'in yaptığı mutluluk araştırmasının sonuçları Yurt'u güldürmüş. Bir emoji ve bir arşiv görselinin kullanıldığı haber, onca olaya rağmen bu kadar yüksek bir oranın çıkabilmesinin nasıl mümkün olduğunu anlamaya çalışıyor. Logo üstünde KHK mağduru Kaboğlu Hoca ile yapılan söyleşi paylaşılmış. Onun yanında da TTB Başkanı Tükel'in referandum üzerine görüşleri aktarılıyor. Yıldırım'ın bozkurt işareti gazetede bugün de ele alınmış. Binali Yıldırım'ın görüşleri bu kez haberin konusu. Aynı zemin renginde hemen yanında Selin Sayek Böke'nin torba yasa açıklamaları görünüyor. Manisa'da bir okulun "hayırlı" tabelalarını kaldırması Yurt'un ilk sayfasında yer bulmuş. TSK kararı da mavi zeminde küçük bir alanda işlenmiş. En altta sağ kısımda mahkemenin Demirtaş'ın cezası üzerine açıkladığı gerekçeler de es geçilmemiş.


İki manşet



Yeni Şafak: SON YASAK KALKTI

*Bugün ele aldığımız gazetelerin hiçbirinde TSK'nin başörtüsü kararı bu kadar büyük ve manşetten verilmedi. Yeni Şafak olayın konusunu "son yasak" olarak görmüş ve bu defteri sonuna dek kapatmış.


evrensel: 'HAYIR' VERECEĞİM ÇÜNKÜ AÇIM!

*İşçinin sesi olmaya devam eden evrensel, referandumda hayır oyu vereceğini açıklayan, geçmişte AKP'ye oy atmış emekçilerin dertlerini aktarıyor okuyucularına.

Fotoğraflar: http://www.gazetemanset.com/ ve http://www.gazeteoku.com/gazete-mansetleri.html

Binali Yıldırım: "KHK ile kurunun yanında yaş da yanıyor olabilir."


Başbakan Binali Yıldırım'ın akademisyen kıyımı ile ilgili yaptığı yorum, belki de itiraf;

“Kurunun yanında yaş da yanıyor olabilir maalesef. Fırsat bu fırsat geçmişten kalan hesapları kullananlar da olabilir. OHAL şikayet kurulu mahkeme yolu açıyor.”

22 Şubat 2017 Çarşamba

22 Şubat 2017 gazetelerine bakış

"Takiyeye Sarıldılar"... Star'ın manşeti böyle. Kemal Kılıçdaroğlu'nun söylem ve tutum değişimi bir hayli rahatsız etmiş arkadaşları. Tabi sormak lazım yanlarında durdukları kişiler de değişmiyor muydu diye. Üstelik dördüncü maddede başörtülü kıza ziyaretini eklemeleri ayıp. Ziyaretler sizin tekelinizde değil. Manşetin altında gazete FETÖ davalarını işlemiş. Başlık nispeten diğer gazetelere göre daha bir gerçekçi. Yüksekdağ'ın haberi sol altta. Kendisinden Figen diye bahsetmeleri her türlü zavallılığı içinde barındırıyor. Sağ en altta Bahçeli gözüküyor. Logo hizasında sol kısımda Binali Yıldırım'ın CHP'ye çatışı işlenmiş. Köşe yazılarının başlıklarını bolca kullanan bir Star var bugün ayrıca. Kalemler çalışmış!



Takvim, "Yalan Rüzgarı" başlığını atmış manşetine. FETÖ suikast davasında sanıkların beyanları ikna etmemiş gazeteyi. Binali Yıldırım'ın bozkurt işareti gazetenin gözünden kaçmadı. Manşetin altında yer bulmuş. FA Cup maçında yemek yerken görüntülenen kaleci Shaw'un haberi gecikmeli bir halde ilk sayfaya konmuş. Üstteki Mesut Özil haberinde fotoğraf boyutlarının eşitsizliğini de inadına ve unutmadan belirtelim son olarak.







Posta manşetine FETÖ davasını almış ama başlığı farklı bir açıdan bulmuş. Sanıklardan birinin ifadesi, duygusallık ön plana çıkarılarak başlık olmuş. İlginç bir tarz bu yönden. Mavi zemin içinde davanın diğer haberleri de paylaşılıyor okurlarla. Yüksekdağ'ın vekilliğinin düşürülmesi haberi alt kısımda ince uzun bir halde. Yıldırım'ın "bozkurdu" onun yanında. Başlığı durumu aktaran düz bir söylem. Logo altında yine Mesut Özil haberinde fotoğraflar orantısız. Yanında ise Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in, eşini birinci yardımcı olarak ataması "Karı-Koca Yönetimi" başlığı ile verilmiş. Bunun ihmal edilmemesi bir kitle gazetesinden beklenmeyecek hareket bana göre.




Yeniçağ, artık alışık olduğumuz üzere Akşener konulu bir olayı manşetine taşımış. "Boy ölçüsü restleşmesi" başlığını taşıyan haberde Akşener-Bahçeli polemiği işleniyor. Sürmanşette FETÖ sanığının pişmanlık içerikli ifadesi başlık olarak seçilmiş. Orta kısımda "Bozkurt Yıldırım" başlığı ile Binali Yıldırım unutulmamış. Mayın temizlemesi sırasındaki asker kaybı Yeniçağ'ın dikkatinden kaçmamış. Sağda yer alıyor. Kılıçdaroğlu haberi de yine es geçilmeden orta alt kısımda aktarılıyor.






Binali Yıldırım'ın bozkurt selamı, Aydınlık'ın sürmanşetinde büyükçe ve sert bir söylemle işlenmiş. Başlık "Çaresizliğin Fotoğrafı" şeklinde. Olay, anketlerde hayır oylarının artmasının öne sürülmesi ile ele alınmış. Biraz daha küçük olan manşette gizli olduğu belirtilen bir ABD-PYD görüşmesi aktarılıyor. Orta kısımda fotoğraf ağırlıklı haberle FETÖ davası paylaşılmış. En altta da referandumda vatandaş açısından neden hayır denileceği haberi var. Sol en altta minik de olsa Karadeniz Kitap Fuarı haberi unutulmamış. Umarım yer doldurulmak için konmamıştır oraya.






İki manşet



Güneş: REZİL HERİFLER

*FETÖ davasındaki ifadeler çoğu gazete gibi Güneş'i de ikna etmemiş. Arkadaşlar bayağı kızgın!


BirGün: Hastane mi pastane mi?

*BirGün, şu yoğun sandık gündeminde güzel bir gazetecilik refleksi sergileyerek hastaneler ile ilgili problemleri manşetine almış. Umarım karalanmadan ses getirir.

(Fotoğraflar: http://www.gazetemanset.com/ )

21 Şubat 2017 Salı

21 Şubat 2017 gazetelerine bakış

"Bürokrasi Azalacak Büyüme Hızlanacak" manşeti ile okuyucularının karşısına çıkan Sabah, öngörülen yeni sistemi övmüş de övmüş. Demek ki bugünkü hükümet zayıf, bugünkü terörle mücadele etkisiz. Bunların hepsinin sebebi Meclis demek ki! Onun altındaki yuvarlak kırmızı dairede FETÖ suikast davası işlenmiş. Haberde halkın tepkisi daha ön planda. Yıldırım'ın, MHP ile ortak program yürütme ihtimaline açık kapı bırakışı sol en altta yer bulmuş. Cumhuriyet'in dünkü "Erdoğan'ın milisleri!" manşeti sağda küçük bir boyutta "provokasyon" olarak görülmüş. Logo yanında yer alan 5 satırlık Meryem Uzerli haberine Uzerli'nin devasa fotoğrafının "iliştirilmesi"ndeki niyeti biliyoruz. Yine de her daim söylemeye devam!



Karar, FETÖ suikast davasını manşetine alan gazetelerden. Başlık "Kurşun Askerler Hesap Veriyor" biçiminde. Birçok iktidara yakın gazetenin tersine halkın tepkileri ve idam çağrıları ilk sayfaya koyulmamış. ABD ile yeni dönemi müjdeleyen Numan Kurtulmuş'un beyanı sağ kısımda. Onlar bize yaklaşmış. Onun hemen yanında da bağlantılı olarak Yıldırım'ın "new day" müjdesi haber olmuş. Sabah'ın ilk sayfasında görmeye değer bulmadığı Müjdat Gezen Sanat Merkezi saldırısı Karar'ın orta alt kısmında "Çirkin Saldırı" başlığı ile minik bir yer kaplamış. Zahmet olmuş. Son bir not; en alttaki Ukrayna-Rusya haberinde Poroşenko'nun Putin'e yönelik sözleri "itham etme" üzerinden okunmuş. Malum Putin iyi, Putin güzel...



Hürriyet, "Hesap Günü" manşeti ile karşımızda. FETÖ davalarını bir araya toplamış. Şike kumpas davası daha önemli görülmüş. Suikast davası haberi iç kısımda. Mesele FETÖ olunca Ahmet Şık hatırlanmış ayrıca. Şu anki durumu önemli değil nasılsa! Manşet alanının alt kısımda Fehriye Erdal haberi daha geniş diğer gazetelere göre. ABD ile ile "rayına" oturan ilişkiler fotoğraf ağırlıklı duyuruluyor. Logo üstünde sol tarafta Müjdat Gezen SM'nin kundaklanışının haberi görülüyor. Yeni Akit'in terbiyesiz tavrı da gözardı edilmemiş gazete tarafından.





Sözcü, Müjdat Gezen SM saldırısını manşetine aldı. "Madımak Kafası" başlığını taşıyan haberde Madımak Katliamı'na atıfta bulunuluyor. Haberin sağ kısmı olay üzerine yapılan demeçlere ayrılmış. En altta "MHP toplantısında Erdoğan posteri" başlıklı haberdeki eleştiriyi doğru bulmuyorum. Neden? Öncelikle bildiğim kadarıyla belediyelere ve kurumlara ait toplantı salonlarında şu an Cumhurbaşkanı'nın fotoğrafı asılı zaten Atatürk'le birlikte. Eğer toplantı yeri MHP binası olsaydı tamam çok ilginç bir durumla karşı karşıya kalırdık. Buradan vurmaya çalışmak çok sağlam olmaz diye düşünüyorum. Sağda Suriyeliler'e yönelik ırkçı bir haber dikkat çekiyor. "Yediler", "içtiler", "baktığımız" gibi tabirler Sözcü'nün içinde yatan o öteki yüzü, dışlayıcı tavrı ortaya çıkarmış. Bu arada logo yanında Aziz Yıldırım ihmal edilmemiş.


Muhalif vicdan bir başka gerçekten. evrensel de Gezen'in tiyatrosuna yapılan saldırıyı manşetleştirmiş. Üstelik Akit TV'nin hedef gösterişini de aktararak vermiş. Mesela sözcü olayı AKP üzerinden işlemeye çalışmıştı. Ama en azından gazete olayın çıkış noktasını aktarmış okuyucularına. Sürmanşetine ekonomik gidişatı taşıyan gazete önemli ve birçok kişinin görmek istemediği bir tehlikeye parmak basmış. Manşetin altında akademisyen kıyımı yine yer alıyor. Boratav hocanın demeci de onunla bağlı olarak paylaşılmış. İntihar eden Orhan Çetin doktorun haberi evrensel'de ilk sayfada. Sağ kısımda da toplumsal meseleler işlenerek yurttaş sesine kulak verilmiş.




İki manşet



Akşam: VATAN HAİNLERİ 'TEK TİP' OLSUN

*Darbeci Zekeriya Kuzu'nun "yakışıklı" halleri Akşam'ı rahatsız etmiş. Bir gazete bunlarla niye uğraşır aklım almıyor. Tipleri, kılığı mı önemli yoksa onların adalet önüne çıkarılmaları mı? Bu arada ikinci paragrafta sanıkların bakımlı hallerinden rahatsız olanlar ve onları tek tip kıyafetle görmek isteyenler kim bilmiyoruz.


Cumhuriyet: Paralel ordu

*Dün "Erdoğan'ın milisleri!" manşeti ile çıkan Cumhuriyet aynı koyunu işlemiş. Bu kez CHP'li Altay ve Yarkadaş'ın görüşleri alınmış. Başlık ise Yarkadaş'ın sözlerinden seçilmiş.

(Fotoğraflar: http://www.gazetemanset.com/ )

20 Şubat 2017 Pazartesi

20 Şubat 2017 gazetelerine bakış

Yeni Şafak, "İfşa Edeceğim" başlığı ile Erdoğan'ın, sözünü tutmayan patronlara karşı sözlerini manşetine taşımış. Haberin metni ise yeni sistem üzerine yaptığı yorumlardan oluşmuş. Başlığın ve spotun farklı şeyler anlatması ilginç tabi ki. Umarım gazete bu mesele üzerine alakasını ilerisi için de sürdürür. Logo üstünde 3 haber mevcut. Solda gurbetçi seçmenlerle alakalı bir söyleşi var. Söyleşi yapılan Bilgin'in tüm seçmenler adına konuşması olmamış. Mensubu olduğu dernek için söylüyorsa o da demokratik değil. Neyse. Onun yanında FETÖ, sağda ise Suriye konulu haberler sıralanıyor. En alttaki bölümde ezanla ilgili bir haber var. Haber normal aktarılıyor. Geçmişte desibel konusunda uyarılarda bulunan kişileri ise karalardı bu anlayış. Diyanet yapınca demek ki! Sağ alt kısım dünkü maçlara onların üstü de Akdağ ve Yıldırım'ın beyanlarına yer veriyor. Recep Akdağ, yerli ve milli sağlık hedeflerini anlatıyor. Binali Yıldırım ise gurbetçi halkın hakkının korunduğu garantisini ilan ediyor.

Akşam, bugünkü sayısında iki haberi öne çıkarmış. Solda "'Günlük' Temizlik" başlığını taşıyan haber, Fatih Belediyesi'nin, günlük kiralık evlere yönelik operasyonunu anlatıyor. Özel haber. Sağda Cumhurbaşkanı'nın Antep buluşması yer bulmuş. Başlığı "Değişimin Önünü Kimse Tıkayamaz" biçiminde. Fotoğraf Yeni Şafak'taki ile aynı. Bugün zaten birçok gazete kullandı bu görseli. Erdoğan'ın Mehmet Şimşek örnekli sistem eleştirisi kırmızı kutu içinde öne çıkmış. Ortada yuvarlak tasarımlı Binali Yıldırım haberinin başlığı ile manşet destekleniyor. En üstte Aziz Yıldırım'ın açıklamaları mevcut. Yıldırım'ın bugün ayrıca Sözcü'ye daha farklı konuştuğunu hatırlatalım. En altta başlık olarak ABD'nin PYD'ye karşı tavrı ihmal edilmemiş. Çok sevildi bu Trump. Es geçilemiyor.


Yukarıdaki iki gazetenin daha küçük gördüğü Yıldırım - Barzani buluşmasını Milliyet manşetine almış. "Kırmızı Çizgi PYD" başlığını taşıyan haber, Binali Yıldırım'ın Rakka operasyonunda PYD'nin olmamasının kırmızı çizgi niteliğini vurgulamasını aktarıyor. Recep Tayyip Erdoğan'ın Gaziantep konuşması sağda daha küçük bir alanda. Başlık referandum tarihine gönderme temelli. Bu kez fotoğraf farklı. Alt kısımda görselin öne çıktığı haberde Suriyeli ailelerin sorunları paylaşılıyor. Onun yanında da 15 Temmuz darbe girişiminin 1960 darbesinden esinlendiğini konu edinen bir özel haber mevcut. Zaten başlık da FETÖ'nün kopya alışkanlığına atıfta bulunuyor.




KHK'lerle yapılan akademisyen kıyımını BirGün yine önemsemeye devam ediyor ve bu kez de tarihsel bir açıdan meseleyi ele alıyor. Manşetin bu kadar uzun tutulması tartışılır. "Üçüncü pist durduruldu" başlığı ile yukarıda yer alan haber ilk etapta "Türkiye mi?" diye uyandırıyor insanı. Cevap tabi ki Türkiye değil. Avusturya'da olmuş. Üstelik gerekçesi de doğanın tahribatı. Gazete Ulaş Bardakçı'nın katledilişini gözden kaçırmamış. Manşetin altında hayırların önde olduğunun öne sürüldüğü ve buna bağlı olarak AKP'nin yeni bir stratejiye döneceğini aktaran bir haber mevcut. Çavuşoğlu'nun dün yaptığı tuhaf açıklamaları ilk sayfasına taşımış gazete bu arada.




Cumhuriyet, son dönemde gündeme yerleşen, gizlice planlandığı söylenen silahlı halk gruplarını manşetine almış. "Erdoğan'ın milisleri" başlığını taşıyor haber. Paris'te Theo için yapılan eylemler büyük bir fotoğrafla onun altında görünüyor. Gazete, olayı kulak ardına bırakmamış ilk sayfaya alarak. Onun da altındaki "Büyük sıfırlama" başlıklı haberde, öngörülen anayasa değişikliği ile eski bakanların soruşturulmasının önüne geçileceği paylaşılıyor. Sol en altta Erdoğan'ın bol imkanları ve muhalefetin karşı karşıya kaldığı kısıtlamalar bir arada yer bulmuş. Sağda Halkevleri'nin tutuklu Cumhuriyet emekçilerine ödül vermesi işlenmiş. AP'nin yeni başkanı Tajani'nin basın özgürlüğü değerlendirmesi ise hemen onun yanında destekleyici biçimde konumlanmış.



İki manşet



Takvim: KOVGENERAL!

*Takvim, Adem Huduti'nin düştüğü halleri daha önemli görmüş. Takvim'e de böyle haberler kalıyor sanırım. Başlıktaki "O" harfinin Huduti'nin başına geçirilmesi de meydanların idam isteğinin(!) yansıması olsa gerek! Bu arada son bir not; başlığa basan ayaklar Serenay Sarıkaya'ya ait. Tabi satış uğruna kadınların fotoğraflarının devasa basılması bu tip alan işgallerine de sebebiyet verebiliyor. E olur öyle!


Sözcü: FETÖ'CÜLERE KENDİSİ GİTTİ İŞTE FOTOĞRAFI

*Uzun bir başlık. Melih Gökçek'in suçlamaları CHP'li Çıray tarafından aynen iade edilmiş. Üstelik kanıtlarda Gökçek'in kendisi var. İşte herkes unutsa da arşiv unutmuyor azizim!

(Fotoğraflar: http://www.gazetemanset.com/ )